Tesadüf mü

berivanmaruf_1341408122153Tesadüf müydü acaba o iki insanın köpeklerini gezdirirken karşılaşmaları?

Size tanık olduğum bir olaydan bahsetmek istiyorum. Bu olay bir yakınımın başına geldi.

Köpeklerini gezdirirken tanışırlar ve hayvan dostluğunu kendi hayatlarına taşıyan bu iki aile gün gelir birbirlerinin hayatlarının içinde bulurlar kendilerini. Öyle dost olurlar ki;  birinin böbrek yetmezliğini öğrendiğinde, sonradan hatta köpeği sayesinde edindiği dost diye bildiği o insan bir böbreğini vermek ister o dostuna. Testler yapılır ve sonuç pozitiftir. Böbrek nakli için uygundur her şey.

Geçen gün ameliyat oldu ve bir çift böbrek iki ayrı bedende yaşamını sürdürüyor şimdi. Evet o kişi, köpeği sayesinde tanıdığı dostuna seve seve hiç düşünmeden  verdi böbreğini. Sırf dostunu acı çekerken görmek istemediği ve onun da mutlu ve sağlıklı yaşayabilmesi için. Günümüz dünyasında bunu yapabilecek insan sayısı gerçekten çok az diye düşünüyorum.

Peki gerçekten karşılaşmaları tesadüf müydü acaba? Spiritüalizm dünyası tesadüfü kabul etmez. ”Her ne yaşanıyorsa bir sebebi vardır” der. Bu durumda o iki insanın ve buna köpeklerinin sebep olması da tesadüf değildi tabi ki. Benim düşüncem bu yönde.

Peki olaya köpeğin açısından bakarsak, işte en önemli kısmı benim için burası. Köpek deyip, hayvan deyip geçmemek lazım. Çünkü hayatımıza aldığımız o evcil hayvanlarımızın ya da sokak köpeği-kedisi dediğimiz hayvancıkların bile yaşamımızda bir önemi var. Geldiklerinde bize bir rehberlik amacıyla geliyorlar. Şimdi yaşamayan o köpekçik, sanki sahibi için yapması gerekeni yaptı, iki aileyi tanıştırarak görevini tamamladı ve ayrıldı bu dünyadan. Melek gibi geliyorlar bu yaşama, ağzı dili olmadan ve koşulsuz sevgiyle var olarak. Melek gibi de ayrıldı bu yaşamdan. Sahibine böbrek bularak gitti. Fotoğrafı evin baş köşesinde. Sevgisi gönülde ve tam hak ettiği yerde….

Buradan çıkardığım sonuç, hayatımıza giren herkeste ve yaşadığımız her olayda bizim için bir armağan var, bir öğreti var. Bu öğretiyi bulduğumuzda yaşamın hediyesi kendiliğinden farkındalıkla dünyamızda var oluyor. Biraz daha içtenlikle ve içselliği yaşayarak bakabilirsek, öğreti  ve hediyesi yanı başımızda demektir. Herkes özeldir, her canlı özeldir ve değer görmeyi hak eder. Sevgilerimle,

Yeşim Güralpkart

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.